25/04/2017
Eğitimin bir sahip çıkanı yok.
Mesleki eğitimin ise hiç ama hiç yok.
Bu yüzden de, yılda bir kaç kez hatırlanıyor, hepsi o kadar.
Peki Antalya Kongresi mesleki eğitimin önünü açar mı?
Evet demeyi ve bu konuda yanılan olmayı çok isterdik.
Ama en ufak bir işaret göremiyoruz.
Yine büyük laflar edilecek, yine büyük hedefler konulacak, yine fiyaskolar yaşanacak.
Katsayılar Kalktı da Ne Oldu?
Yıllarca katsayı krizi yaşandı.
Kalktı da ne değişti?
Üniversite başarıları ikiye mi katlandı yoksa yerinde mi sayıyor!
Bir yandan dersaneleri kaldırdık diyoruz, öte yandan meslek lisesi mezunlarını dersanecilerin kucağına atıyoruz.
Meslek lisesi mezunları, ne zaman, kendi gördükleri derslerden sınava girecekler?
Bu saçmalık, daha nereye kadar devam edecek?
Kazanımlar Bir Bir Gidiyor?
YÖK, dikey kontenjanlarını neredeyse sıfıra indirdi.
Meslek liselerinden, meslek yüksekokullarına, sınavsız geçişi kadırmak için de fırsat kolluyor.
Elinden gelse, tümünü kapatacak.
Bu bakış açısı,sadece bugünkü YÖK yönetiminin değil, öteden beri gelen bir alışkanlık!
Üniversiteye Giriş
Meslek liseleri, meslek okulu mu yoksa üniversiteye öğrenci hazırlayan lise mi?
Hem o, hem o derseniz, ortaya böylesi bir ucube sistem çıkar.
Bu okulların misyonu ve vizyonu yeniden belirlenmeli ve önleri hiç bir şekilde kapanmayacak şekilde, var oluş nedenleri yeniden sorgulanmalıdır.
Meslek liseleri, 1974 CHP-MSP koalisyon hükümetine kadar, meslek adamı yetiştiren okullar olarak görülüyor ve alanında iyi kalifiye elemanlar yetiştirmek için çaba harcıyorlardı.
Koalisyon şartı olarak imam hatiplerin diğer fakültelere de girebilmeleri için, ek görev verildi ve yükseköğrenimde öğrenci hazırlar şartı getirildi.
Sonra yeniden kaldırıldı, yeniden getirildi ve imam hatipler de, tıpkı diğer meslek liseleri gibi üniversiteye girişte hep mağdur oldu, olmaya da devam ediyor.
Çünkü üniversiteye girişte aldıkları derslerden değil, kelalaka derslerden sınava giriyorlar.
Yanı haksız bir yarış olduğu için de hep geride kalmaya devam ediyorlar.
İmam Hatipler, MEB tarafından, meslek liseleri kapsamında gösterilmediği için, belli ki sorunları da bu Antalya Kongresi'nde ele alınmayacak.
Keşke onların sorunları da ele alınsaydı.
Öğrenci Seçimi?
Meslek liselerine öğrenci ve öğretmen alımı, mezunların hayata atılmaları ve üniversiteye geçişleri, görünen o ki yine çok ciddiye alınmamış.
Oysa en önemli konulardan birisi de bu.
İyi öğrencileri, fen ve Anadolu liseleri ile kolejler seçsin, kalanlar da meslek lisesine gitsin mantığı ile bu okullarımızı uçuramayız.
Ayrıca, meslek lisesine giden öğrencinin aklına, liseden hemen sonra üniversite fikrini sokarak, iyi meslek elemanı olmalarını sağlayamayız.
Bu konu üzerinde daha fazla kafa yorulmalı.
Örneğin:
. Öğrenci seçimi TEOG'la mı olmalı?
. Örneğin daha iyi öğrencilerin meslek liselerine yönelmeleri sağlanmalı.
. Örneğin eğitim aldığı alanda üç ya da beş yıl çalışan ve iyi bir performans sergileyenler, meslek yüksekokulları ya da üniversitelerin ilgili bölümlerine direk geçiş sağlayabilmeli.
. Örneğin Teksinsyenliğin de mühendislik gibi onurlu ve bir o kadar dolgun maaşlı bir iş olduğu noktasına gelinmelidir.
. Örneğin, dünün demode meslekleri yerine, çağın mesleklerine yönelinmelidir...
Bu konuda yazacak, konuşacak o kadar çok şey var ki, bütün bunları kime anlatacaksınız!
Bugün dinleyip, yarın unutanlara mı?
Yine de haydi hayırlısı diyoruz, inşallah düşündüklerimizden çok daha fazlası konuşulur ve en kısa zamanda hayata geçer.
Abbas GÜÇLÜ
Kaynak:
http://www.egitimajansi.com/haber/mesleki-egitim-gercekten-ciddiye-aliniyorsa-bu-sozde-kalmamali-sahip-cikilmalidir-haberi-54993h.html